31 Mart 2008 Pazartesi

bireysel gol sevinci...

malum futbol takım sporu.beraber bişeyler yapmaya çalışıyorsun,yeniyorsun,yeniliyorsun,mücadele ediyorsun,madara oluyorsun,gol atıyorsun...işte burda bazen bizim bencil golcümüz golü tek başına kutluyor.yanına kimseyi yaklaştırmıyor,formanın altındaki sevgilisine mesaj yolladığı yazılı tşortü gösteriyor ben de ifrit oluyorum.bu arkadaşımızda mısırlı,Mohamed Aboutrika.el-ahly de oynuyor.afrika kupasında mısır-sudan maçında golü atınca Gazze'ye selamı çakıyor.sonrasında da sarı karı görüyor tabi...mevzu gerçekleştiğinde israil gazze'de yine ortalığı birbirine katıyormuş.mevzu gerçekleriken ben buralarda olmadığımdan tam bir bilgim yok.yanlız birde dünya kupasında gana'lı john platsil diye bir adam vardı.çek cumhuriyeti maçında takımı gol atınca israil bayrağı açmıştı.sırf hapoel tel-aviv'de oynuyor diye.şimdi west ham united'da.kart görmemişti.herhalde mohamed ,platsil'de kart görmüş olsa üzülürdü.en azından ben üzülürdüm...

bayram namazı...

bizde stadlar milli bayramlarda gösteri için kullanılır.bir de deprem vakti izmit'te buz pateni salonu morg olarak kullanılmıştı.nerden baksan tatsız bir durumdu...burasıda etiyopya abdis adaba şehir stadı...kurban bayramında bayram namazı için tahsis edimiş...tatanga arkadaşımızda abdestini almış ,vaaz dinlemeyi sevmediğinden namaz vaktine kadar tribünde takılıyor....

futbol oynayan çoçuklar


yağmurlu bir gün
dışarda futbol oynuyor çocuklar
uykularından balçık akıyor
umulmadık goller peşinde hepsi
ve yağmur yutuyor bütün golleri
yağmurlu bir gün
dışarda futbol oynuyor çocuklar
karanlık sofralarda morfin alıyor anneleri
ah bilseler olup biteni
ve yağmur yutuyor bütün golleri
yağmurlu bir gün
dışarda futbol oynuyor çocuklar
gülleler taşıyorlar ayaklarında
hırsından ağlıyor kimileri
ve yağmur yutuyor bütün golleri

yağmurlu bir gün
dışarda futbol oynuyor çocuklar
top yukardayken uyukluyor
tempo o kadar ağır
ve çekilmez ki
hakem düdüğüyle durmadan
oyuna çağırıyor düşenleri
ve yardıma melekleri
ve yağmur yutuyor bütün golleri

yağmurlu bir gün
dışarda futbol oynuyor çocuklar
azgın kamçısıyla sonbahar
dövüyor akasyaları iğdeleri
gövdeleri boşluğa savuruyor oyun
ve çocuklar kaynayan toprağı tırmalıyor
kararan göğü gözümüzdeki kalın perdeleri...
ve yağmur yutuyor bütün golleri
CAHİT KOYTAK

claus bo hansen,chelsea ve kocaelispor

roberto carlos'un chelsea'ye karşı oynadığını artık biliyoruz.hem de bir süper kupa finalinde.o zamanlar kupa galipleri kupası vardı.ülkelerinde federasyon kupasını alanlar katılıyordu.işte chelsea sondan bir önceki kupa galipleri kupasını alarak çıkmıştı süper kupa finaline.chelsea'nin kazandığı o kupada türkiye'yi o sezon KOCAELİSPOR temsil etmişti.kupada ilk maçı ismetpaşa'da national bükreş'le oynadı.o maçı 2-0 kazandı.golleri erhan albayrak ve mosheu atmıştı.maçın hakemi claus bo hansen'di.fenerbahçe-chelsea maçının hakemide aynı isimdi.bu maçtada kart kullanmamıştı.iyi bir hakem kendisi.
kocaelispor deplasmanda da national bükreş'i 1-0 yendi.2.turda lokomotiv moskova'yle eşleşti.deplesmanda 2-1 yenildi.2.maç şanssızlık sonucu 0-0 bitti.ve körfez elendi.lokomotiv o sene yarı final oynadı.stutgart'a elendi.finalde de chelsea stutgart'ı yenerek kupayı aldı.hey gidi günler hey...

roberto carlos:chelsea'ye karşı hiç oynamadım

kura çekilirken bu demeç çıktı.artık roberto carlos kendi mi dedi.onun ağzından mı uydurdular o kadarını bilmiyorum.sırf bu yüzden chelsea'yi isityordu roberto carlos.ilk maçta yoktu.rövanşta oynayacağı söyleniyor.herkes de bir bayram havası."gökhan da oynıyacak roberto da kimse bizi tutamaz."tamam önemli isimler ama onların yerine oynayanlara birz ayıp olmuyor mu?bunun cevabını bilmiyorum ama bildiğim birşey var.roberto carlos chelseaye karşı oynadı.ya çok maç yapmaktan kendi de unuttu ya da muhabir arkadaş desteksiz salladı...1998 süper kupa finali.poyet golü atarken etrafına bön bön bakıyordu.


Teams
Chelsea: De Goey, Babayaro, Leboeuf, Desailly, Duberry, Ferrer, Le Saux, Wise, Di Matteo (Poyet 64), Zola (Laudrup 83), Casiraghi (Flo 90).
Subs Not Used: Hitchcock, Lambourde, Newton, Morris.
Booked: Ferrer, Babayaro.
Goals: Poyet 81.
Real Madrid: Illgner, Panucci, Carlos, Hierro, Sanchis, Redondo, Raul, Mijatovic (Jarni 73), Seedorf, Sabio, Karembeu (Morientes 57).
Subs Not Used: Contreras, Ivan Campo, Guti, Jaime, Fernando-Sanz.
Booked: Karembeu, Morientes.

selçuk,maldonado?



kahramanları başka çeşitli verisyonları vardır.ben özkan sümer'lisini duydum.ismini hatırlamadığım yedek bir oyuncuyu özkan hoca bir maç oynatmış.maçtan sonra bizim topçuyu :"bravo hiç hata yapmadın" diye tebrik etmiş.çoçukta haftaya banko oynarım diye düşünürken bir bakmış ilk maçta yine yedek.çoçuk sormuş tabii "hocam hiç hata yapmamıştım neden yine yedeğim?" özkan hoca cevabı patlatmış "hata yapcak bişey yapmadın ki evladım"..selçuk ve maldonado'yu bu gözle değerlendirin.naptı bu maldonado bütün maç boyunca.tamam pas trafiği için önemli,taktiksel anlamda lazım....hepsine eyvallah ama selçuk'un günahı ne.basit oynayamamak mı?selçuk hata yapsada oyun adına bişeyler deniyor.risk alarak oynuyor.maldonado el vitesi çekik araba gibi.kim oynasın derseniz.bence üstteki.

tebrikler fenerbahçe...



tebrik etmekten başka yapacak birşey yok.bütün dünyada bir heyecan dalgası yarattıkları kesin.biz nasıl görece daha zayıf takımların başarısından heyecan duyuyorsak dünyada da "bizim gibileri" var.chelsea gibi güçlü bir takımı hemde süprize pek açık olmayan çeyrek finalde yenmek büyük iştir.beşiktaş'ın liverpool'u yendiği gibi gurup maçlarında denk getirir yenersin.adamların konsantrasyon sorunu olur.grup maçıdır 5 maç daha var nasıl olsa çıkarız der falan filan...

ammaaaa....kardeşim kaleyi bulan ilk şutu 63te çekti fener.alex'in sağ ayağıyla tıngır mıngır.o dakikaya kadar fenere top göstermedi chelsea.moral bozucu bir şekilde güçlü olduğunu hissettiriyordu adamlar.aynı geçen haftaki beşiktaş-fenerbahçe maçı gibiydi.taraftarın filan havası kaçmıştı.sonra serdar özkanı'ın feneri yakaladığı gibi hiç yakalanmıycağı bir şekilde defansın arkasına adam kaçırdı chelsea.taraftarın bir an geri gelmesi.acaba alabilirmiyiz bu maçı sorusunu sormaları ve akılalmaz bir deviz golü.değil shecmichel bütün micheller gelse,cudducinileri cechleri alsa nafile.o ne vuruştu be abicim...al sana 2-1 galibiyet...işte futbol böyle ilginç...orda ne olur bilemem...galibiyetede kulp takmıyorum.yanlız ben böyle izledim maçı.
bir de bütçe karışaltıranlar var ki.küfür etmemek elde değil.chelsea 400 milyon dolarlık mış fener sadece 90 milyon dolarmış.lan çakal sen sivasla feneri karşılaştırıyon mu?büyüklere arsa verilirken,vergi borçları silinirken sesin çıkıyor mu?

imla kurallarına uysam MARCA'da yazardım


ulan altı sütü blog yazıyorum.onu da üşendiğimden yazmıyorum bile.yok imla hatası oluyormuş,anlatırken iyimiş te yazarken sanki bişeyler eskik kalıyormuş...hiç bişey demiyorum...

17 Mart 2008 Pazartesi

2012 avrupa şampiyonu aday adayı...

benim merakımdır.şampiyon olan genç milli takımlardaki çoçuklar şimdi napıyor?rakipleri ne oldu?insan oğlu kuş misali;bugün burda yarın orda....hangisine allah yürü ya kulum dedi,hangisi yerinde saydı.zaman zaman Zeki ÇOL yazar bu tarz yazılar.hep bizim değerlerimize sahip çıkamadığımız altını çizer....bir bakın bakalım haklımı...
kendimce 2005 avrupa şampiyonu olan 17yaş altı milli takımımızla finalde yendiği hollanda'yı inceledim...önce hollanda...
kalelerinde Tim KRUL vardı.şimdi newcastle united'da.oynamıyor ama oynaması yakındır.Ömer ÖZÇELİK adlı türk çoçuğu da kadrolarındaydı.feyenord forması giyiyor.tercihleri değişti artık Türk milli takımıda oynuyor.Dirk MARCELİS PSV için mücadele ediyor.Jordy BUİJTS DeGraafschap için bu sene 3 maça çıkmış.aynı takımdaki Diego BİSESVAR tek maç oynayabilmiş..Ruud VORMER Az Alkmaar'da 15 maçta oynama şansı bulmuş.takımı kötü gitsede kendi içim iyi bir rakam.Martin Van Der LAAN Groningen'de a takımla imdanlara çıksada oynayamadı daha.Jeffrey SARPONG kaşar kaynayan AJAX'ta 9 maç oynadı şu ana kadar.takım arkadaşları Vurnon ANİTA,John GOOSENS VE Koen VORHOEFF onun kadar şanslı değiller.idman topçusu olup çıkmışlar.Marvin EMNES Sparta Roterdam'da 10 hafta oynayabilmiş.Niels VORTHOREN WillemıII'de ,Mike Van Der KOOY UTRECHT'te 2 maç oynamışlar.ben yanlış araştırma yapmamışsam Hollanda'da ya mantık değişmiş gençlere pek önem vermiyorlar, ya da o kadar çok yetenekli genç var ki bu yaş gurubundan bişey olmıyacağını anladıklarından bunları pas geçmişler.Bizim takıma gelince...kalecilerimizden Volkan BABACAN Fenerbahçe'nin 3.kalecisi.geçen sezonu İstanbulspor'da geçirdi.Onur KIVRAK Karşıyaka'da düzenli oynarken Trabzonspor'a geldi.yedek bekliyor.Serdar KEŞÇİ ve Muhammed Ali ATAM Galatasary paf takımındalar.Ferhat BIKMAZ Honnover'in amatör takınıda oynuyor a takımla idman yapıyor.Erkan FERİN İstanbul BŞB'de ligA şampiyonluğu yaşadı hocası Abdullah AVCI'yla şimdi Orduspor'da.defansta oyayan Bursaporlu Mehmet YILMAZ paf takımıda hala.Harun KARADAŞ Galatasaray a takınıda oynamaıycağını anlayınca ayrılıp Kasımpaşa'ya gitti.orda da paf takınıda oynuyor.Özgür Can ÖZCAN Galatasaray'da bazen forma şansı bulsa da geçen sezon Kayserispor'da bu sezonda Gaiantepspor'da kiralık oynuyor.Caner ERKİN ( kanımca o kadronun en yetenekli oyuncusuydu)Vestelmanisasapor'da lige sağlam bir giriş yaptıktan sonra CSKA MOSKAVA'da şimdi.kendisini Arsenal ve İnter'in istediğide söyleniyordu.Turnuvanın gol kralı Tevfik KÖSE BayerLeverkusen'den BŞB Ankara'ya geldi.Ankara'da paf takımda oynuyor.Deniz YILMAZ BayernMünich'te amatör takımda oynuyor.Nuri ŞAHİN bilindiği üzere Feyyonord'ta.Anıl TAŞDEMİR Göztepe'den ayrıldıktan sonra BŞBAnkara ve şimdi Diyarbakırspor forması giyiyor.Murat DURUER Ankaragücü'nde sürekli oytnuyor ve taraftar kendisini çok seviyor ilerde belki bir Hakan KUTLU olabilir.Aydın YILMAZ kendini ispatladı derken sakatlıklar yüzünden şimdi İstanbul BŞB'de kiralık.Umut SALGINOĞLU Balıkesirspor'da.takıma Avrupa şampiyonluğundan sonra katılan birkaç isim oldu.onlarda başka yazı konusu.
sürekli bir jenerasyon yakalamaktan bahsedilir.bu takım içinde "aranan jenerasyon" dendi.hatta ülkemizin evsahipliği için aday olduğu ama alamadığı 2012 avrupa şampiyonasında bu takımla şampiyon olcağımız söylendi.evsahipliği kaçtı.kupada kaçıyor.şimdiye kadar kimse patlama yapamadı.sadece Caner ve Nuri amilli oldu.sonuç bu...bakalım ters giden kariyerlerine tekrar ivme verebilen çıkcak mı?bekleyip göreceğiz...

bu gala daşlı gala,kırmızı kartlı gala

" bizi geçtik..en azından 84' ten sonra uğruna ölenlere bir şampiyonluk borçlusun."
"Üzerindeki forma tek başına birçok şeyi başarabilecek güçte.Ama içine "Trabzonspor ruhu" girdiği zaman başaramayacağı hiçbir şey yok...Sana inanıyoruz.Sana güveniyoruz.Ve bil ki,seviyoruz seni! Çocuklarımıza Trabzonspor sevgisini aşılayabilmek için bir sebebimiz olmalı bundan 10 yıl sonra...Bu sebei var et Barış...Bu sebebin var olmasına katkıda bulun..."
"... "berbat bir dönem" geçiren camiaya umut aşılamıştır. Bu umudun kaynağı Barış'ın yetenekleri kadar, işte sözünü ettiğimiz bu "dik duruşudur." Barış Memiş; yıllarca İstanbul'da tutunamayanlara ve "İstanbul'a kapağı atamayan 2. sınıf yıldızcıklara" mahkum edilen bu kentin öz değerlerinin simgesi olmaya adaydır artık. Barış özelinde Trabzon gençliği yeniden filizlenecek ve Trabzon takımı "Trabzon takımı " olacaktır..."
"daha yaşın 17. ama futbolun ışık saçıyor. unutmaki basamakları teker teker çıkacaksın. herbasamağı hazmetmelisin. yoksa kötü örneklerdeki gibi sende bi anda sıradan olur skaybolup gidersin. herşey senin elinde Barış. aslında şanslısın. çünkü şuanda önemli biçimde taraftarlar tarafından seviliyor ve yakından takip ediliyorsun. herşey senin elinde. bizleri mahçup etme."
"İnşallah Abileri gibi şımarmaz... Allah onun sayesinde bize şampiyonluk getirir inşallah"
"Simarmazsa ve cok calisirsa belkide Trabzonspor tarihinin en iyi futbolcusunu yetistiririz"
Cümleler hollywood filmlerinden değil.çeşitli trabzonspor taraftar forumlarından.çok "büyük hayalleri "olan,bu hayalleri gerçek olmuş ve tekrar gerçek olmasını bekleyen şehirin sesi.umutlarını 17 yaşında bir gence bağlamış.ulusal kamuoyunda sarsılan "şehir imajını"nı bu "temizyüzlü çoçuk"la temize çıkarmayı bekliyor.şampiyonluk bekleyen,şehrin şiddetle beraber anılmasını istemeyenlerin ortak bir korkusu var:şımarmak..."eğer şımarmazsa" baskısı,moda deyimle "mahalle baskısı"...
Barış MEMİŞ Beşiktaş maçı için İstanbul'a kendi üstünde oluşturulan bu baskıya ek olarak "gala" için geldi.bu da taraftarın görüşüydü:Gökdeniz'in satılmasından sonra kendilerine bile itiraf edemedikleri "şampiyonluk hayal galiba" itirafının tekzibi olmalıydı.tekzip kendi hayallerinin devamı için gerekliydi. yeni yıldız kendini istanbul medyasına göstermeliydi.geldiği topraklar "bereketli futbol tarlası" Gökdeniz, Fatih gider,alttan yenileri gelir.efsaneler bitmez.bunu da göstermeliydi İstanbul'a.
Bu ortamda çıkılan "gala" Barış için kırmızı kartla bitti.kartın haksız olması ,Barış'ın maç içindeki ve ropörtajlardaki tavrı çok sevindiriciydi.

14 Mart 2008 Cuma

tarikatçı kral:Torino'lu Hakan ŞÜKÜR

tarayıcım olmadığından böyle.aslında resmin üstüne çalınmalara karşı bana ait olduğuna dair bir işaret koymam lazımdı fakat onu da yapmıyorum.pek teknolojik olmasada "buram buram anadolu kokan" bir metodum var:çalanın taa ...... adam gibi isteyin ya da alırsanız benden aldığınızı söyleyin...

13 Mart 2008 Perşembe

Gökdeniz KARADENİZ

Fatih tekke'den sonraki son yerli yıldızını da sattı Trabzonspor.sezon sonunda sözlşemesi bitecek olan bir oyuncu daha iyi şartlarda satılamazdı.zaten ruslardan başka kimsede bu mevsimde ,bu şekilde yapmazdı bu transferi.uzun süredir gökdeniz'in gitmek istediği söyleniyordu.ben sezon sonu çekip gider trabzonspor'da hiçbişey kazanamaz diye düşünüyordum.beni feci yanılttı.trabzonspor'luluğuyla ilgili ciddi şüphelerim vardı.yanlışlar içindeymişim "affet gökdeniz".bu adam hiçbir zaman trabzonspor taraftarınca çok sevilmedi.gerçi yerli oyunculara pek ilgi gösterilmez trabzon'da.sağ bek olarak başladığı kariyerinde müthiş bi değişim geçirdi.gol attı,asist yaptı.takımın küme düşme korkusu yaşadığı dönemlere kaptanlık yaptı,sonrasında kısıtlı kadroyla şampiyonluk kovaladı.her karadenizli çoçuğun hayaline yaklaştılar olmadı...şampiyonlar liginin eşiğinden döndüler.fransa'ya, brezilya'ya gol attı.pek meydanda gözükmedi,uzunsokakta tur atmadı.alışverişlerini nişantaşı'ndan yaptı.şehirle kaynaşamadı.kalabalıktan çekindiğini,utandığını duymuştum bir ahpabından...ilk milli maçına 19-11-19942te çıktı.yedek kulübesindeydi oynamadı.o kadrodan hala gözönünde olan ismail güldüren,aytekin viduşlu,emrah eren var.çoğu kayboldu gitti allah gökdeniz'e yürü ya kulum dedi.yürüken böyle birsürü adamın yanından geçti gitti.şimdi bakarsınız ordanda yürür geçer,gerçek "avrupa ligleri"nden birine transfer yapar...ve birgün geri dönüp taraftarı olduğuna artık inandığım kulübünde şampiyonluk yaşar...